İBRET-İ NÜMA SÖZLER - 9 -
Canibim.Com

İBRET-İ NÜMA SÖZLER -  9 - - Canibim.Com

Hz. Ali (K.v. ve R.a ) nın yanına  bir dilenci geldi ve para istedi. Hz Ali (ra) yanındaki oğulları ve Cennetin “Seyyidleri” Hz.Hasan ve Hz.Hüseyini eve gönderdi Anneleri Hz. Fatıma (ra) dan evdeki un almak için ayrılan (altı dirhemi ) alıp getirmesini söyledi.

 

Çocuklar bu paranın hepsini getirdi babasına verdi.Hz.Ali (ra)  fakire altı dirhemi verdi , dilenci sevinerek gitti. Hz.Ali (kv) eve geldiğinde kapının önünde bir kişi semerli devenin yularını tutmuş duruyordu. Ya Ali bu deveyi sana satayım parasını  bana sonra ödersin dedi. Hz. Ali (kv) tamam alayım ne istiyorsun. Adam 140 dirhem ver  Hz. Ali (kv) kabul etti deveyi satın aldı. Sonra bir adam geldi Ya Ali bu deveyi bana satarmısın dedi. Hz.Ali (kv) evet satarım , ne istiyorsun . Hz. Ali (ra) 200 dirhem istiyorum ve adam kabul deyip 200 dirhemi Hz. Aliye verdi ve deveyi alıp gitti.

 

Hz Ali (kv) bu paranın 140 dirhemini devenin sahibine verdi, geri kalan 60 dirhemi de evde  Hz. Fatıma (ra) verdi. Hz.Fatıma (ra) bu parayı sordu ve Hz.Ali (ra) da Kur’anda Allah “ Kendileri ihtiyaç sahibi iken,başkalarının ihtiyacını giderenlere kalplerinin rahata ereceğini söyler,bir iyik yapana on katı ecir verilir” ayetini okuyarak olanı biteni anlattı.

 

NOT : Ey gözleri basiretsiz körler…! Ey kalpleri duyarsız kişiler , kalın bağırsakları ve işkenbeye dönen mideleri helaya (tuvalet) çalışan zavallılar, ancak işkenbeniz ve kalın bağırsaklarınız kadar yersiniz.Sonrada birsürü para vererek at gibi terleyerek kilo vermeye spor salonlarına koşanlar…! Bu gün Ramazan ,Etrafına bir bak fakir fukara garip guraba fakru zaruret içinde onlar hallerini belli etmez el açmazlar. Allah ayetinde “Siz onları yüzlerinden tanırsınız” deyip bize ip ucu veriyor. Ara bul onları.

 

Medine bir kadının küçük çocuğu dama çıkmış,su oluğunun yanına kadar emekliyerek gelmiş.Annesi çocuğu çağırıyor  gelmiyor,herkes nefesini tutmuş. Çocuğun annesi hemen Hz. Ali (kv) nin yanına koşmuş olan biteni heyecanla iki gözü iki çeşme anlatmış. Ya Ali bize akıl ver evladım düşüp ölecek der.

 

Hz.Ali (kv) kadına çocuğunuzun yaşıtı bir çocuğu dama çıkarın koyun sizin evladınız o çocuğu görünce yanına gelir böylece düşmekten de kurtulur der.Kadın koşarak eve geldi söyleneni yaptı dama bir küçük çocuk koydular onu gören kadının çocuğu şaçaktan geri dönüp o çocuğun yanına geldi ve düşmekten kurtuldu.

 

YORUM :  Ey insanlar ! sizde o çocuk gibi şeytanın tuzağına düşme tehlikesinden ancak Allah dostu veli kulların yanına giderek,onları taklit ederek yaşantılarını yaşayarak şeytanın ve Cehennemin tehlikesinden kurtulursun.

Uyku yarı ölümdür.İnsan her gün bu ölümü yaşıyor,bilmese de tatbikatını yapıyor. Picaması beklide kefeni olacak haberi yok. Gafil olanlar ibret almıyor. Fakat bir mürşidi kamil de uyananlar bu gaflete düşmüyor. “ ÖLMEDEN ÖNCE ÖLÜNÜZ “  eğitimini almışlardır.

 

Et çiğ olarak yenmez.Çünkü ; lezzeti olmaz,istersen Dünyanın en lezzetli kuşu olsun veya hayvanı olsun durum değişmez. Oysa bu etler bir terbiyecinin,ustanın elinde terbiye edilse ve usülüne uygun pişirilse en lezzetli et olur. İnsan da böyledir,terbiye olmamışsa tıpkı çiğ et gibidir.Nefsi emaresi o insanı böyle nadan yapar. Oysa aynı insan bir mürşidi kamilin elinde ve tedrisinden geçerse tıpkı terbiye olmuş iyi pişirilmiş en lezzetli et gibi olur.Çile,eğitim o nadanı olgunlaştırır “Hz. İnsan yapar”

 

 

 

HADİS : “Niyetlerine göre “  İlk sorgulanacaklar ve hesap verecekler;

1 – Savaşta şehit oldu sanılan şahıs , Allah (cc)  huzurunda ben senin için savaşta canımı feda ettim der. Allah (cc)  o kula  yalan söylüyorsun sen insanlar bu adam nekadar cesur desinler diye çarpıştın ve öldün der.

 

2 – İlim öğrenen ve ilim öğreten kişiler. Kur’an öğrenen ve okuyanlar. Onlarda sorgulanınca kul ben senin dinini öğrendim ve öğrettim,Kur’anı senin rızan için okudum der. Allah (cc) yalan söyledin sen insanlar bu hoca ne çok ilim biliyor ve ne güzel Kur’an okuyor desinler diye okudun. Orada benim rızam yoktur der.

 

3 – Zengin hayır hasenat yapanlara Allah (cc) sorar ? Bu malı nereye harcadın der? Kul senin rızan için fakirlere yardım ettm der. Allah (cc) yalan söyledin sen insanlar bu adam ne kadar cömert desinler diye yardım ettin niyetinde benim rızam yoktu der.

 

YORUM :  ( HADİS: Ameller niyetlere bağlıdır.) İnsan amel-i hasena işler bu amel ile Cennetin kapısına kadar gelir,fakat niyeti halisse Cennetten içeri alınır,değilse içeri alınmaz. Yani “NİYETİMİZ”  amelimiz kadar önemlidir. Cüneyidi Bağdadi (ks) diyor ki ; “İhlas “ kul ile Allah (cc)  arasındaki “ sırdır “ Melek bilmez ki yazsın.

Bu gün kaliteli insan“yetişmiyor veya az yetişiyor. “  İhlas,teslimiyet,samimiyet ve niyet hasbiliği sorunları yaşıyor.Tabi halis niyetliler hariç .

 

 

 

Hicretin 7 ci. Yılında Haybere sefer düzenlenir.Muhasara altına alınır fakat bu muhasara tahminden fazla sürer.İslam ordusunun erzakı biter,hava çok sıcak su az vs. Hayber yahudüsi bir çoban “Şamir “ yüzlerce koyun sürüsünü oralarda otlatırken Peygamberimizin (sav) yanına gelir İslamla ilgili çok sorular sorar. Peygamberimiz (sav) o savaş hengamesinde bu çobana tek,tek cevap verir. Şamir bu cevaplardan ikna olup Müslüman olur. Şamir Peygamberimize (sav) bende bu muhasarada yer almak istiyorum müsadenizle der.

 

Peygamberimiz (sav) Şamire derki git koyunlarını Hayberin içindeki sahibine teslim et ve gel bize katıl der.Şamir koyun sürüsünü Haybere götürür sahibine teslim eder sonra da dönüp İslam ordusuna katılır ve çarpışmada “ŞEHİT OLUR.”

 

YORUM : 1 – O hengamede Peygamberimiz (sav) çobana git şimdi müsait bir zamanda gel demiyor.

2 – İslam ordusu aç erzak bitmiş bir durumda iken Şamire müslüman oldun,bu koyunlar da çarpıştığımız yahudi düşmana aid sürüyü getirde ordu yesin demiyor. “Emaneti yerine teslim et diyor.” Yarabbi bu ne güzel ahlak.Nasıl bir ulvi duruş.Peygamberimizin (sav) bu mesajı bize ışık olacak.

 

 

Bedir savaşında Huzeyfe bin Yamani Peygamberimize yardım için babasınıda yanına alıp gizlice kafirlerin muhasarasını geçerken yakalanır.Sorgulanır savunmada yamani babasını Medineye götüreceğini savaşla bir ilgilerinin olmadığını söyler.Kafirler buna ikna olur ve Medineye gitme şattı ile Yamaniyi ve babasını serbest bırakırlar.

 

Ordan kurtulur kutulmaz Yamani doğruca Peygamberimizin (sav) yanına gelir ve başından geçenleri anlatır. Peygamberimiz (sav) Ey Huzeyfe o zaman sen babanıda yanına al doğru Medineye git ve düşmana verdiğin sözü yerine getir der.Huzeyfe bin Yamani de babasını alıp doğruca Medineye gider.


YORUM : Kafirle şavaşta olduğu halde o düşmana verilen söze uymasını isteyen İslam Peygamberi (sav)  ne büyük bir ahlak ne büyük bir seciye aman Yarabbi.

Ey müslüman geçinen zavallı insan ! Allah Resulünün (sav) bu uygulamasına karşı  Ya biz Allah (cc) verdiğimiz sözü ne yapacağız. Hani NAMAZ ,HANİ ORUÇ , HANİ ZEKAT , HANİ HAC , HANİ CİHAT vs. vs. vs. Paraya,mala,koltuğa,kadına,düyaya ve nefsine köle oldun hasta müslüman. Yazıklar olsun !..

 

Sadakalarınızı Minnet ve eziyetle batıl etmeyin.

.Nusubete karşı sabırlı olmak,geçimini helalinden temiz kazanmak,dinde derinliğine bilgi sahibi olmak “ İMANIN TADINI ALMANIN ŞARTLARINDANDIR “

.Kibir bele bağlanmış taş gibidir.Onunla ne suda yüzülür,nede havada uçulur. (Hacı Bayramı Veli (ks)


.Derviş kibirle ikmali sulukda ilerleyemez. ( suda yüzemez deki mana nefsi emmareden kurtulamaz.Uçmaktan mana ise, makam alamaz. Aziz Mahmut Hüdayi’nin  kadılığı bırakıp sokaklarda sakatat satması buna misaldir.


Enes bin Malikin evine bir misafir geldi.Yemek yediler ve sonra misafirin elini yıkadı,elini kurulamak için hizmetçi peşkir (havlu) getirdi. Peşkir kirli ve rengi sararmıştı.Enes bin Malik hizmetçisine bu peşkirin yanan ocağa atmasını söyledi.


Hizmetci o peşkiri ocaktaki ateşin içine attı.Fakat peşkir yanmadı,sonra biraz bekledi opeşkiri ateşten çıkardı rengi benbeyaz olmuş halde misafire verdi.Misafir buna şaşkın,şaşkın seyrederek Enese bu nasıl olur diye sordu.Enes bin Malik dediki bu havluya Allah Resulü (sav) o mübarek elini ve ağzını sildi,onun için bu peşkir ateşte yanmaz dedi ve ekledi, Ey insan sen Allahın halifesisin ve kalbini Hz.Muhammed (sav) sevgisi ile doldurursan tabiki senide ateş (Cehennem narı) yakmaz. Bunu bilmezmisin?


ALLAH (CC) BİZLERİ HZ.MUHAMMEDİN (SAV) MUHABBETİNDEN AYIRMASIN VE EHLİBEYTİNDEN ONU

SEVENLERDEN AYIRMASIN. AMİN…

 

 

 

Ahbârü'd-Düvel ve Âsârü'l-Üvel, İbn-i Se­nan el-Karamanî (ö. h.1019)

4.Kaynak: Ahbârü'd-Düvel ve Âsârü'l-Üvel, İbn-i Se­nan el-

Karamanî (ö. h.1019).

Karamanlı Ahmed bin Yusuf (Miladi; 1533- 1611/ Hicri 939- 1019)

Ebu Abbas Ahmet bin Yusuf bin Ahmet bin Sinan Dimeşki, bilinen ismi ile Karamanlı Tarihçi.

Şam'da doğdu( M. 1533/ H. 939). Hayatının büyük bir bölümünü Şam'da geçirdi. Şam'ın alimlerinden ve Meşayıhlarından ilim tahsil etti. Şam'ın Kültürünü aldı. Yapıcı bir yazar oldu.

Babası Emevi camiinin müdürü idi. Sonra öldürüldü. Oğlu Karamanlıda, İki Harameyni Şerifeynin vakıf katibi oldu (Mekke-i Mükerreme, Medine-i Münevvere). Sonrasında bu vakıfların müdürü oldu.

 

 

Tirmizi'nin İbn-i Seriha'dan rivayet ettiği üzere" Ben kimin velisi isem Ali'de O'nun velisidir" hadisini ve fazlalığıyla daha çok senetle "Allah'ım O'na dost olana dost ol, O'na düşman olana düşman ol" Tirmizi'de, Nisai'de, İbn-i Mace'de Habeşi bin cüna'deden rivayet olmuştur diye yazmıştır.

 

Peygamber Efendimiz (s.a.a.) İbn-i Ömer'den rivayet olunduğu üzere Tirmizi'de" Ali Bendendir, Ben de Ali'denim" hadisi şerifini, eserine almış.

 

105. Sayfada " Kim Ali'yi severse Beni sever, kim beni severse Allah'ı sevmiş olur. Kim Ali'ye buğzederse, bana buğzeder, kim bana buğzederse Allah'a buğzetmiş olur", hadisine yer vermiştir.

Başka bir hadisi şerifte de "Ali'ye söven bana söver, Kim bana söverse Allah'a sövmüş olur" hadisini nakletmiştir. 

 

İbn-i Saad Hz. Ali (a.s.)den şöyle rivayet etmiştir."Allah'a yemin olsun ki, hiç bir ayet yoktur ki onun hangi hususta, nerede ve kim hakkında indiğini, gece mi gündüz mü indi, ovada mı, dağda mı nazil olduğunu bilirim' demişdir.

 

Fatır Suresi : 189 = “ Evlerinize kapılardan giriniz “ ayeti ( Velayet  kapısının sahibi Hz. Ali’dir.Ancak o kapıya onun rızası ile girilir.)

Hz.Ali’nin babası Ebu Talibin imanı “ Eshabı Keyfin imanı gibidir.” O günün özel halleri vardı.Eğer Ebu Talip imanını açık etseydi.Peygamberimizi kafirlere karşı koruyamazdı 

 Onun için müslümanlığını sakladı.    ( Bizim dışı yeşil,içi kırmızı karpuz müslümanları fasıklıklarından direk Peygambere dil uzatamadıklarından etrafındaki Peygambere iyilik yapanlara böyle salyalarını akıtmaktadırlar.Yok Peygamberin Babası kafirdi,yok anası kafirdi gibi hezeyanlar yapmaktadırlar.


Oysa aynı hastalıklı kafalar “Peygamber evlatlarını katledenleri ise Cennete koyma yarışındalar.Buna “ŞİRKİ HAFİ” denir(GİZLİ ŞİRK VEYA MÜNAFIKLIK).Bunlar namazda kılsa “sevih” secdesiz namaz kılamazlar.Marufu Kerhiye sordular “Sevih secdesi” nedir? Marufu Kerhi cevaben; Sevih secdesi Namazda kalbin Allah’dan gafil olmasının bir cezasıdır dedi.İşte bu mürailerin müslümanlığıda bunun gibidir.Allahın ayeti (Ahzap suresi:33’den gafildirler.


KİBİR;”şeytanı Cennetten çıkardı. HIRS:Ademi Cennetten çıkardı.HASET:Kabili dinden çıkardı,kardeşini öldürdü.İşte bu saydıklarımın hepsi Peygamberin “Ehlibeytine”salyalarını akıtanlarda fazlası ile vardır. “YARABBİ BİZİ MAHRUM ETME EVLADI ALİDEN / SEVERİZ BİZ ONLARI GALU BELADAN.” (Göz ola dağın arkasını göre,akıl ola başa geleceği bile.) Bu fasıklarda bunların hiç birisi de yok.O akılsızlara “Maide Suresi : 35 =Allah’dan korkun,ona ulaşmaya yol arayın” buyuruluyor.Bu yol Ehlibeytin yoludur onun kapısıdır.


GIYBET : Ahlak’ta – İtikat’ta ve Muamelat’ta yapılan yanlışlıkları söylemek “ gıybete “ girmez. Adam ahlaksızlık yapıyor,insanlara kendini mütedeyyinmiş gibi gösteriyor,fakat zamparanın biri ,ağına adam düşürme peşinde veya hilebazın teki dolandırıcı vs. Bu gibileri aşikar etmeli’ki müslüman zarar görmesin. Adamın itikatı bozuk “dinde sapıklık yapıyor “ Misal canım bir bardak içmek insanı sarhoş etmezki bu haram olsun.Haram çok içip kendinden geçenleredir gibi dini saptırıyor.Namaz kılmıyor fakat benim içim temiz mühüm olanda bu gibi lafları söylüyenlerin itikatını aşikar etmek gıybet olmaz.Muamelat’ta ise adam idareci sanki bulunduğu makam babasının gibi vatandaşa o makamı kullanıp rüşfet alıyor veya zulüm yapıyor. Bu gibileri aşikar etmek söylemek giybete girmez.


İMAMI SÜHREVERDİ DİYOR Kİ :Şeyhe edebi terk etmek feyzin kesilmesine sebep olur. Tarikat kapısında “ Gelinlik “ yapmak zordur.


EDEB : Allah’ın ev Beytullah dört duvar,gayet sade süslü değil içi de.Bizim camilerimiz süsten geçilmiyor(avizeler,spot lambalar vs.) oysa Peygamberimiz (sav) mescitlerinizi (hırıstiyanlar ve yahudiler gibi) süslemeyin diyor.Allah’ın evi sade’de ya bizim zenginlerin evi şatavattan geçilmiyor.Kainatın yaratılmasına sebep Peygamberin evi ise bir hasır,birkaç toprak kab’dan ibaretti.Evinde yiyecek çok zaman bir şey bulunmazken, bizim evlerimiz de dolaplar dıka basa dolu.Bakara Suresi :155 -219= (İhtiyaç fazlası malın infak edilmesini ister.) yani zenginliği istemiyor.


HADİS :Bir insanın bir vadi dolusu malı olsa,ikinci vadi dolusu mal ister.) Yani nefsi emmaresi doymaz. “ Necip Fazıl’ın dediği gibi :”Dünyayı verseler iki gözünü vermezsin / Sana iki gözü verene neden namaz kılmazsın.” Oysa sağlığı yerinde olan insan Dünyanın en zengin insanı olduğunun farkında değil.”AĞAÇTA KESTANE – DÖKÜLÜR TANE TANE – BENİM BİR SULTANIM VAR – DÜNYADA BİR TANE “Allah himmeti füyüzatını üstümüzden ayırmasın.Canip efendi (ks.) hun kaldığı kerpiç ev yağmurda oturduğu odası 7-8 yerden yağmurda akar da o yüce insan yine de Allah’a hamd ederdi yatağımın üstü akmıyor diye. Ya efendim !..


Çok yiyenlerdir ibadet etmeyen /Çok yiyendir doğru yola gitmeyen Çok yiyendir Hak didarını görmeyen/Çok yiyendir  Dünyayı seven/ Az yemektir Embiyalar hasleti/Az yiyenlere Hak’ın İnayeti             Eşref oğlu Rumi çok yemeği ko / Az yemeği edegör kendine Hu.

 

Tüm YAZILI SOHBETLER